29 Aralık 2014 Pazartesi

Üniversite ve Üniversiteden Sonrası

Uzun bir süre sonra tekrar merhabalar.. Yazının başlığından neden uzun zamandır yazmadığımı anlamışsınızdır. Yazmadığım süreç içerisinde merak edip "Öldün mü neden yazmıyorsun?" diye e-posta atan kişiye merakından ve hemen kötüye yormasından dolayı teşekkür ederim (Bu arada attığı e-postayı cevaplamadım). Yavaştan çalışma hayatına atıldığımdan dolayı ve biraz da üniversite yaşamından sonra gerçek hayatın garip şartlarının verdiği moral bozukluğu sayesinde blog ile fazla ilgilenemedim. Arada işime gelen yorumları cevapladım o kadar. Neyse fazla uzatmadan konuya geçeyim..


Annem emekli olmadan önce, benimle işi hakkında muhabbet ederken arada "İnsanla uğraşmak çok zor." derdi, bende tam olarak ne demek istediğini anlayamaz hı hı deyip dinlemeye devam ederdim. Şimdilerde ise tam olarak ne demek istediğini anlıyorum (İliklerime kadar hissediyorum desem yeridir). Öğretmenlik mezunu olduğum ve çalışma alanımı da ergen kesim oluşturduğu için annemin sözü neredeyse her ders aklıma geliyor.

Üniversitedeyken öğrenci yıllarımda (7 ay öncesinden bahsediyorum) psikoloji ile ilgili olan derslerde şu anda muhatabı olduğum ergenlerle ilgili konular işlenirken içimden "Yaa bunlarla uğraşılmaz, çekemem ben bunları dersi anlatır çeker giderim. Sorunları falan beni ilgilendirmez." derdim. Hatta ders aralarında diğer sınıf arkadaşlarımla da aynı konu hakkında konuşur ve konuşma sonucunda fikir birliğine varırdık. Hatta bizden öğretmen falan olmaz derdik.

Şu zamanda yaptıklarımla o zamanki düşüncelerim bu kadar zıt olur. Şimdilerde öğrencilerimle ciddi anlamda ilgilenip sorunlarını çözmeye çalışıyorum. Harbi harbi öğretmenlik yapıyorum. İşin garibi bahsettiğim durum hakkında konuşup fikir birliğine vardığım arkadaşlarım da aynı durumdalar. Hatta arada görüştüğümüzde şöyle oldu böyle oldu sonra bende böyle yaptım gibi muhabbetler dönüyor. O zamanlar bana bu günlerden bahsedip "İşte sen böyle bir öğretmen olacaksın" deseler "Yav he he!" diyerek kestirip atardım. 

Olumlu bir durumun olumsuza doğru gidiyormuş gibi izlenim vermiş olabilirim, şöyle söyleyeyim durumdan şikayetçi değilim sadece bana garip geliyor. Demek ki öyle uzaktaki bir gelecek hakkında atıp tutmamak gerekiyormuş. O yüzden şimdilerde "Ben asla şunu şunu yapmam." gibi cümleler kurmuyorum. Sonra hayat aynı durumu önüme getirdiğinde  mükemmel bir şekilde yapmam dediklerimi yapıyorum. Hayat dediğimiz kavram etten kemikten biri olsa ve şöyle oturup muhabbet etsek büyük ihtimal bana el ense yapıp "N'oldu la kerata, hani yapmıyo'dun?" deyip birde üstüne kahkaha patlatırdı.

Ah şu insan olarak bizler yokmuyuz. Uzaktan bakıp atıp  tutar, durumu yaşamaya başladığımızda sanki durum hakkında vıdı vıdı yapan biz değilmişiz gibi yaparız. 

Kıssadan hisse: Uzaktan bakıp laf söyleme, durumu yaşamaya başlayınca görürsün ebenin resmini.. Kalın sağlıcakla...