2 Şubat 2013 Cumartesi

Sorgulamama Sorunu

Genel olarak eğitim sisteminden kaynaklı olduğunu düşündüğüm problem. Sorgulamayı bilmekten ziyade neyi sorgulayacağımızı da bilmiyoruz. Küçük gibi görünsede büyük problemlerimizden bir tanesi... Basit olarak bir soru yöneltin kendinize, en son neyi sorguladınız? Yan komşunun gece geç saatte gelmesi olabilir mi mesela? Ya da ilk okulda aldığınız matematik dersindeki üçgenin iç açılarının ileride ne işe yarayacağını mı sorguladınız? Siyasal olarak konuya bakalım bir de, ülkenin neden bu hale geldiğini veya neden batılı ülkelerden daha geride olduğumuzu sorguladınız mı?

Sorgulamak kompleks bir yapıdır aslında. Neden böyle oldu? Niçin bu şekilde? Amaç ne? gibi bir çok soru kalıpları ile hayatınızı veya çevrenizdeki olup bitenleri sorgulamanız mümkün. Önemli olan sorguladığınızda bir sonuca varıp bu sonuca göre bir takım stratejiler üreterek sorunu aşmak. Matematik dersindeki üçgenin iç açılarını öğrenmek ve bunun ileride ne işinize yarayacağını sorgulamak güzel bir davranış; ancak biz bunu sorgularken matematik dersindeki o konuyu öğrenmemeyi amaç ediniyoruz. Veya dersi anlatan öğretmene yönelttiğimiz bu soru ile öğretmeni konunun dışına çıkartarak dersi kaynatmayı amaç ediniyoruz. Yani sorgulama yaptığımız şey üçgenin iç açılarının ileride ne işimize yaradığını merak edip bunun üzerine araştırma yapmak değil, tek amaç var oda dersi kaynatmak. Öğretmen bunun üzerine bir takım doğru şeyler söylese de  sorguladığımız şeyin sonucuna ulaştığını düşünmüyoruz ki zaten amaç sorgulamak değildi.

İlk başta dediğim eğitim sisteminden kaynaklı probleme dönelim. Bu sorunu ortaya çıkartan yegane etken budur. Bu zamana kadar sorgulamayan nesil yetiştirdik bundan sonra da öncekinden daha beter bir nesil yetiştireceğiz bu gayet açık. Yıl 2013 olmasına rağmen kitapları yasaklatma çabası içerisindeyiz, 100 temel eser olmalarına rağmen. Neden sorgulamıyoruza gelecek olursak bana göre iki etken var birincisi deminde söylediğim gibi eğitim sistemi, diğeri de bir şeyle uğraşmak istemememiz.

Eğitim sisteminden konuyu ele alalım. Eğitim bilimlerine baktığımızda 4. sınıfa kadar test olarak bilinen çoktan seçmeli sınav tipinin öğrencilere uygulanması sakıncalı. Bunun nedeni öğrencilerin elinden yorum yapma yeteneğinin alınması; çünkü ortada bir soru var ve bu sorunun cevapları da iki satır altta yazıyor. Öğrencinin bir şeyler üretmesine gerek yok, aşağıda hepsi mevcut zaten, ne gerek var. Yorum yapması veya sorgulaması gereken 4 veya 5 şıktan ibaret. Daha da netleştirmek için kendi yazımdan ele alıyorum. Şu anda sınavda olduğumu düşünün ve bana şöyle bir soru yöneltildi:

Sorgulama sorunu nedir?
a) Eğitimsel sorun
b) Ekonomik sorun
c) Psikolojik etmenlere dayalı sorun
c) Davranışsal sorun

Aynen yukarıdaki gibi bir soruya ben "a" şıkkını işaretleyerek cevapladım. Birde bana yöneltilen soruyu şöyle düşünün "Sorgulama sorunu ile ilgili düşüncelerinizi yazınız." farkettiyseniz bu soru bile değil. Burada benden istenen bir şeyler sentezlemem. Bu soru üzerine ben burada okuduğunuz bütün yazıyı yazdığımı düşünün. Hangisinde daha üretkenim?

Son yazdığım paragraftan benim hakkımda "Kendini beğenmiş, süper bir sorgulayıcı sanıyor pezevenk" diye bir şey düşünmenizi istemiyorum, tamamen somutlaştırma çabası içerisindeyim.

Sorgulamayışımızın sebepleri arasında da uğraşmak istemememiz var demiştim. Bunu da üşengeçlikten tutunda yapmak istememeye, hatta gerek duymamaya kadar götürebiliriz. Bir şeyleri sorgulamak için zaman ayırmak, kitap okumak, araştırmak gerekir. Bunları yapmak istemediğimizde sorgulamakta istemiyoruz demektir. Böyle tutum içerisinde olunca da sorgulama yapmadığımızı ve her şeyi olağan olarak kabul ettiğimizi bilen birileri, bu zayıf noktamızı kullanarak bize istediğini yaptırır. Bir şeyleri sorgulamanız dileğiyle kalın sağlıcakla.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder