7 Haziran 2013 Cuma

Eylem, Ergenlik ve Polis

Ne zamandır yazı yazmıyorum, farklı bir takım işler ve lanet olası sınavlardan kaynaklı bir durum. Daha önce bahsetmişimdir pek şanslı bir insan değilimdir. Genel olarak işlerim hep yokuşa gider. Bu tip durumlardan ötürü yazmaya fırsat bulamadım. Arada çok fazla yazı yazma fikri geldi onları yazmak isterdim; ancak ülkemizin son günlerde yaşadığı durumu işlemeden geçmek penguen belgeseli göstermekten farksız.

Bildiğiniz üzere Gezi Parkı eylemleri ile gündeme oturdu bu olaylar. Sonra da halkın "Sadece Gezi Parkı değil be kardeşim!" demesiyle eylemler farklı bir boyut kazandı. Sosyal medyayı takip etmeyen bir sürü vatandaş ya yemek programı izledi ya da penguen belgeseli. Haber programları haber niteliğini yitirdi ve ülkenin içerisinde bulunduğu durumu göstermek yerine gündemi değiştirmeye dayalı programlar yapılmaya başlandı. Bunu iki şekilde ele alabiliriz. Ya bu kanallar halkı daha fazla germemek için farklı yayınlar tercih etti ya da herkesin düşündüğü gibi yalakalığı. Her ne olursa olsun haberlerde mevcut durum gösterilmeliydi; çünkü haber kanallarının bir şeylerin haberlerini yapması normaldir, hele ki bu ülkeyi ilgilendiren bir durumsa.

Gelelim neden bu duruma gelindiğine. Gelelim de bunun için fazla zaman ayırmak gerekir, bu blog sayfası yetmez. Kitap yazmak gerekir, her şeyi derinlemesine ve güzelce anlatmak için. Genel olarak özetlersek mevcut hükümetin sadece kendi tabanının isteklerine yanıt verip diğerlerinin sorunlarına kulak tıkaması diyebiliriz. Bardağın içine %50 su koyup altından baktığımızda tamamı dolu gibi görülür, hatta zorlarsanız bütün evreni bile sudan oluştuğunu görebilirsiniz. Bu yüzden bardağa yan taraftan bakmak gerekir, gerçekten su mudur yoksa zeytinyağı falan da var mıdır diye.

Eylemlerin daha da geniş alana yayılmasının yanında hükümetin sadece kendi tabanına açık olmasından ziyade, polisin orantısız güç kullanması yadsınamaz bir diğer gerçek. Bir çok insan yaralandı, gözünü kaybedenler oldu ve ne yazık ki ölenler oldu. Sadece halktan değil tabi ki polislerden de ölüm ve yaralanma haberleri geldi. Polis şiddet yanlısı olmamalıdır. Polis eylemcilere müdahale yaparken kişisel olarak polis kimliğine güvenip halkına saldırmamalıdır. Bununla ilgili bir çok videolar mevcut internette, mutlaka izlemişsinizdir. Üzücü olmakla beraber polis yetiştiren kurumların çokta nitelikli bir personel yetişmediğini görmekteyiz.

Çevik kuvvetin veya polislerin nasıl bir eğitimden geçtiklerini bilmiyorum; ancak bu yeterli değil ve kesin bir gerçek. Gaz fişeklerinin üstünde bile "Doğrudan insanların üzerine ateş etmeyiniz" yazarken bir sürü polis hedef gözeterek eylemcilere atış yaptığı bir çok videoda görülmekte. Hatta evlere atılan gaz fişekleri bile var. Orantısız güç kullanımından başka mevcut gücün farklı amaçlar doğrultusunda kullanıldığını da görmekteyiz.


Bunlar sadece bir kaçı. Sadece halkı değil polisi de sağduyuya davet etmek lazım. Ayrıca polis alımları titizlikle yapılmalı ve iyi eğitimden geçirilmeliler. 22 yaş altı polis olmamalıdır; çünkü 22 yaşına kadar olan bütün bireyler ergen olarak kabul edilir ve ergenlikteki bir bireye polis kimliği verilirse bunlar normalleşir. Videodakileri ergen polisler yaptı demiyorum. Zaten ergen olmayan polisler yaptıysa durum daha vahim. Tekrar polise verilen eğitimin kötü olduğu ile ilgili konuya döneriz.

Bunlar olurken provakasyon yapanlara da değinmeden edemeyeceğim. Cami'de içki içtiler diyerek dini kullanıp halkı ayaklandırmaya çalışanından tutunda polis eylemcinin üzerinden panzerle geçti diye ateşin üzerine benzin dökenler de var. Yalan haberlerle halkı gaza getirip nasıl bir fayda sağlayacaklarını kestiremiyorum. Bu tip oyunlarla gaza gelip meydanlara gitmemek gerekir. Herkes sağduyulu ve yapacağı bir davranışı iki kere düşünmesi gerekiyor ve özellikle hükümetin ayrıştırıcı değil, birleştirici konuşmalar yapmasından yanayım. Sağlıcakla kalın, kendinize iyi bakın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder