9 Temmuz 2013 Salı

Üniversite Tercihi Nasıl Yapılır?

Şu üniversite sınavı sürecinde en çok takılınan nokta budur. Çoğu birey de bu noktada tökezleyip mutsuz bir üniversite hayatı geçirip hayata atılır. Peki nasıl yapılır bu tercihler? Çok basit, ilk başlara istenilen üniversiteler yazılır, sonlara doğru da istenilmeyen bölümler gelmeyeceği için yazılır ve sisteme tercihler girilir. İşte bu kadar basit. Sonra ne olur? Sonlara yazılan, şu istenilmeyen ve gelmez denilen bölümler gelir ve onlara gidilmek zorunda kalınır. Ondan sonra da suç kader denilen kavrama atılarak bir ömür heba olur.

Öncelikle şunun kararına varmanız lazım. Bu hayat size mi ait yoksa başkalarına mı? Eğer bu hayat size ait ise tercihleriniz de size ait olmalı. Başkasının istekleri doğrultusunda tercih yapamazsınız. Sizde üniversiteye gittiğinizde "Babam istedi diye sonlara yazmıştım çıkmaz diye; ama şimdi buradayım." diyen yığınla insan göreceksiniz. Sizde bu muhabbetlere ortak olmayın lütfen. Üniversite sınavları ile ilgili gelen sorularda ve yazılarımda hep bahsettiğim bir şey var. Önünüzdeki 40-50 yıl yapacağınız mesleği bu tercihlerde belirleyeceksiniz ve eğer istemediğiniz bölümü tercih ederseniz bahsettiğimiz 40-50 yılın mesleğini mutsuz ve lanet ederek geçireceksiniz. Bu yüzden tercihler sizin istekleriniz doğrultusunda olmalı. Aile ve çok bilmiş yakınlarınızın gözü para bürümüş hayalleri doğrultusunda değil.

Çok fazla insan tanıdım üniversite yaşamımda. Doktorluk okuyanda vardı avukat olmak isteyen, mühendislik okumak isteyende vardı tarih bölümü okuyan. Adam tiyatro ile ilgili bölüm okumak istiyor ve gerçekten de başarılı olacağına inanıyor; ama bu arkadaşın babası "O işte para yok!" diyerek mühendislik yazdırmış. Sonuç? Seçimlerinden nefret eden bir birey. Bu birey mühendislikte yapamayacak; çünkü dersleri geçmek için geçiyor. Sizce verimli olabilir mi? Bundan 3-4 dönem önce bizim bölümdeki birini anlattı danışman. Çocuk GATA tıp'ı kazanmış. İlk stajında 2. derece yanık görünce okulu bırakıp bizim bölüme geçmiş. Dışarıdan bakınca "Salak lan bu! Tıp bırakılır mı?" diye bilirsiniz; ama adam yapamayacak bunu. Kandan korkan tıpçı, matematiği sevmeyen mühendis, çocuktan nefret eden öğretmen olmaz, olamaz.

Öncelikle ne istediğinize karar vermelisiniz ve bir şekilde çevreden gelen önerilere kulağınızı tıkamalısınız. Özellikle her şeyi çok bildiğini sanan ama hiç bir şeyi bilmeyen insanların söylediklerine ve tabi ki aileniz ve akrabalarınıza. Anne-Baba'ya "Ben sizin istediğinizi yapmayacağım!" demek zordur elbet; ama dediğim gibi bu sizin hayatınız ve bu yüzden kendi istekleriniz ön planda olmalıdır başkasının değil. Onlar tabi ki sizin iyiliğinizi istiyor; ancak ileride mesleği yapacaklar onlar değil siz olacaksınız. Bu yüzden sevebileceğiniz bölümü tercih etmelisiniz. Onlara bu hayatın sizin olduğuna ve ileride mutlu olarak bir mesleği yapmak istediğinizi anlatmalısınız ve tabi diğerlerine de...

Bundan sonrası zaten kolay. Yazdığınız bölüm ve üniversitelerin hepsine gidecekmiş gibi tercih yapmalısınız. En baştakinden en sonundakine kadar, hangisi olursa olsun gittiğinizde mutlu olacağınız tercihleri yapın. Bu nasıl olsa çıkmaz sona yazayım demeyin. Hiç belli olmaz ve eğer çıkarsa (-ki çıkıyor zaten) gitmek zorunda kalırsınız. Burada şuna göre tercih yapın, buna göre tercih yapın diye bir şey anlatmama gerek yok sanırım. Zaten nasıl tercih yapıldığını herkes biliyor.

Son olarak bir şeye daha dikkat çekmek istiyorum. Tercihlerinizi dershanelere göre yapmayın. Gidip fikir alın ve fikirleri değerlendirin; ama onlara göre tercih yapmayın. Hepsine laf söyleyemem; ama dershaneler ticari bir kurum olduğu için reklam peşinde oluyorlar ve bu yüzden sizi illaki bir yere gitmenizi sağlayacaklardır. Bu konuda dikkatli olun. Tercihlerinizi bencilce yapmanız dileğiyle sağlıcakla kalın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder