17 Şubat 2012 Cuma

Kuşak Çatışması

Selam gençlik, belkide şu an sizin tercümanınız olacağım; çünkü çoğunuzun -genel itibariyle- tarif edilen durum budur. Bir çok yaşlı veya kendini yetişkin sanan insanlar bu şekilde tabirler kullanır "aman işte yeni nesil böyle", "gençlik işte ne yapacaksın", "gençliğine ver" gibi bir sürü saçma sapan şeyler söylerler. Önemli olan bunu neden söylediğidir; çünkü sizin gibi düşünmez veya düşünemez. Ya yaşlıdırlar ya da kendilerini yetişkin sanan cahil kesimdir. Bu tip kişilerle bir arada iseniz ya kulak asmayacaksınız yada onları dinleyerek ömrünüzü başka bir kişi veya kişiliğe göre geçireceksiniz ki benim tercihim kulak asmamaktan yanadır.

Öncelikle şunu açıklamak lazım, kuşak çatışması neden yaşanır? Biraz düşündüğünüzde yapacağım açıklamaya hak vereceksiniz. Sonuç itibariyle Türkiye'de yaşıyoruz, ve bu yaşadığımız yerde her şey mümkün. Mevcut eğitim sistemi en az üç yılda bir değişmekte bu yüzden ortalama beş yılda bir yeni bir nesil ortaya çıkmakta. Bir nesil rapçi, bir nesil okur-yazar, bir neslin ise sınava çalışırken hayatı geçer ve bu maddelemeler bu şekilde sonsuza kadar gider. Düz mantıkta bir hesap yaparak, beş yılda bir eğitim sisteminin değiştiğini farz edersek yirmi yılda dört farklı nesil yetiştirmiş oluruz. Bu dört farklı neslinde, düşünme biçimi farklıdır. Bu sebepten dolayı kendinden beş yıl önceki nesille çatışır. Bu duruma birde anne baba sokarsak (çocuk doğurup, büyüttüğünü düşünün), kendinden yirmi yıl önceki nesille kesin çatışacağının yeminini edebilirim. Bu yüzden sevgili gençler, aileler, yaşlılar ve diğerleri; bu çatışmalar tamamen normaldir sakın kendinizle kıyaslamayın, aptalca bir işe girmiş olursunuz. Unutmayın ki kimse sizin gibi düşünecek diye bir kural yok veya kimse sizin gibi düşünmek zorunda değil. Bu yüzden kimseye de tafra yapmaya gerek yoktur!

Gelelim kendilerini yetişkin sanan zavallılara, bu tip insanları kırk metre öteden tanırsınız. Bunların konuşmaları şu şekilde başlar "aaa!" ve sizi sinir etmekten başka bir şey yapmaz. Sizde bu durumlara karşı "hı hı" demekten başka çareniz yoktur; çünkü her durumda saçma cümleler kurarak sizi düşünmeye zorlar ve işin içinden çıkamayarak "vallaha haklı" demek zorunda kalırsınız; çünkü o kadar saçmalar ki  saçmalamaların arasında kaybolup, söylediklerini saçmalama üzerine değerlendirip haklı bulursunuz. Bu cinsteki insanlar ile diyoloğa girerseniz şöyle bir durum ortaya çıkar:

+Lady Gaga'nın bilmem ne klibinde illuminatik şeyleri gördün mü?
-Canım yaa ben çok yoğunum biliyorsun (Yalan!) televizyon falan izlemiyorum ki ben (Külliyen yalan!), ben hep ders çalışıyorum (Götümü ye!).
+Öyle Bir Geçer Zaman Ki'deki Mete var ya aslın... (Sözünü keserek)
-Ama ben hiç TV izlemiyorum dedim ya, hep ders çalışıyorum çok yoğunum bilmiyorum ben Mete falan.

Halbuki bu kişi ile yaklaşık üç ay önce yaptığınız konuşmada "Aaa! evet Mete evi yakmıştı, nasıl hali vardı ama dimi?" şeklinde konuşma geçmiştir aranızda. Bu kişiliğe sahip insanlarla yaşıyorsanız ya ilişkiyi koparacaksınız yada onun bu şizofrenik halini kabullenip "Evet sen haklısın, şampiyon!" demeye devam edeceksiniz. Tabi ki benim tercihim ilişkiye ara vermiş gibi davranıp, kişisel bağlarınızı yavaş, yavaş koparmaktan yana; ama merhaba merhabayı koparmayacaksınız. Bu arada bu kişiliğe sahip insanlar yaşlıların "Aaa genç onlar" sözlerine onay verip onların her şeyi bilen ermişler gibi davranmaya bayılırlar, lütfen dikkatli olun. Çok sevdiğim bir öğretmenim der ki "Kraldan çok kralcı olmuşsun, azıcık sen kral ol" bunu unutmayın. Kalın sağlıcakla...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder